Poligon'da Kahve Sohbetleri
Poligon’da Kahve Sohbetlerinde 3. Konuğumuz Mete Mordağ ve sevimli köpeği Merlot idi. Kendisiyle Poligon’un İstanbul ofisinde oldukça keyifli ve samimi bir sohbet gerçekleştirdik. Mühendislik eğitiminin ardından çizim tutkusuyla geliştirdiği ödüllü tasarımlarını, tasarım dünyasının global trendlerini konuştuk. Ayrıca etrafımızdaki her türlü eşyanın, aracın ve detayın doğadan esinlenilmiş objelere daha çok benzemesinin oldukça pragmatik ve net sebepleri olduğuna da değindik.
Mordağ; Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden 2001 yılında mezun olduktan sonra New South Wales Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Programı’nda yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. 2007 yılından beri kurucusu olduğu “Mordağ Design” stüdyosunda çağın ihtiyaçlarına cevap veren ürünler tasarlıyor. Ayrıca bugüne kadar Edison Awards’ta ödül alan tek Türk ürünü WeWALK’un da tasarımcısı. WeWALK akıllı baston sayesinde dünya genelinde görme engelli birçok kişinin sosyal hayata katılımı kolaylaştı. Bunula birlikte cihaz, yansıdığı her yüzeyi dokunmatik bir alana dönüştüren inanılmaz bir teknolojiye sahip. Ayrıca dokunmatik yüzeye çevirmek istediğiniz alan her ne ise bunu akıllı bastonla yapmak mümkündür. Sonuç olarak koca bir sahne duvarı, herhangi boyutta bir ekran, evinizin bir duvarı, çocuk odanızın yeri veya bir toplantı masası da olabilmektedir.
Dijital Dönüşümün Yansımaları
Günümüzde herkesin cebinde bir bilgisayar mevcut ve bilgiye ulaşımımız oldukça kolay. Her gün hayatımıza bu bilgisayarlar sayesinde yepyeni aplikasyonlar giriyor. ve cebimizdeki bu bilgisayar hem günlük yaşantımızın bir parçası hem de kullandığımız pek çok cihazla konuşabilme yetenine de sahip. Kısacası şu anki süreçte geçirdiği evrime bakacak olursak akıllı telefonlar çok daha yalın, tuşsuz ve pek çok fonksiyonu bir arada bulundurmalarıyla dikkat çekiyor.
Modüller, Kompakt, Sade Tasarımlar
Kentlerde artan nüfusla doğru orantılı olarak yaşam alanları basit, sade ve daha kullanışlı hale geldi. Ayrıca tasarımlar da bu trende uygun özellikte oluşturulmaya başladı. Üstelik endüstriyel ürünlerden mimari donanımlara çok farklı alanlarda estetik ve ergonomiyi birleştiren ürünler tasarlayan Mordağ; tasarladığı “dünyanın en kompakt kamera hareket kutusu” mottosuyla piyasaya sürülen Capsule360 da bu örnekler arasında. Tasarımın, Kickstarter’da 600 bin dolar ile fonlanarak rekor kırdığını da eklememiz gerekir.
Dev kulaklıkları kulak içine sığan ufak noktalara dönüştüren teknoloji, veri aktarımını doğrudan insan üzerine entegre edebilmenin kıyısına gelmiş durumda. Öyle ki kulaklıklar da gramofon, ankesörlü telefon gibi tarihe karışan, şimdilerde Retro olarak nitelendirdiğimiz objelerden olacak gibi görünüyor. Ayrıca kulaklıkların, noktalara dönüşüp ardından yok olmasına kadar giden bu yolu etrafımızdaki tüm objeler izlemekteler. Bu yolda taşınabilen ve giderek küçülen tasarımları gelecekte daha çok görmek heyecan verici olacaktır…
Mordağ bu süreçte estetiğe bakış açısının da “sıra dışı” olarak değiştiğini vurguluyor. Mesela yeni nesil hedef kitleyi incelediğinizde, öncelikle çok daha bilinçli bir tüketici ile karşı karşıya olduğunuzun da altını çiziyor. Bu nedenle daha özenli, parasının karşılığında en yüksek kalite ve değeri arayan, uzun süreli kullanım için sürdürülebilir ürünler satın almayı hedefleyen bir tüketici grubu söz konusu. Bununla birlikte yeni kuşak, ürün tasarımlarında formun, estetiğin çok daha farkında; estetik değerleri çok daha ileri, bu alanda çok daha seçici bir bakış açısı ile karşı karşıyasınız. Sonuç olarak yeni nesli cezbetmek için sadece sıra-dışı malzemeler veya sıra-dışı fonksiyonlar yeterli değil. Bununla birlikte sıra-dışı bir estetik de sunmak zorundasınız.